gör

Giresun, ormanlarla kaplı yaylaların ve doğal plajların bulunduğu 122 km’lik kıyı şeridine sahip sınırsız doğal güzellikler ile birçok tarihi eseri barındıran bir müze görünümündedir.

Giresun’u turizm açısından elverişli hale getiren temel yönü zengin doğal, kültürel ve tarihi değerlere sahip olmasıdır. Şehir, denizin kıyı turizmi açısından avantajlarını kullanırken, uçsuz bucaksız yeşilliklerin arasına serpiştirilmiş gölleri ve yaylaları, tarihi yapıları ve kültürü ile doğa turizmi başta olmak üzere birçok turizm çeşidinin yapılmasına da olanak sağlamaktadır. Giresun’da yaylalar şehir merkezlerine çok uzak olmadıklarından ve yollar asfalt olduğundan ulaşım açısından çok sıkıntı yaşanmamaktadır.

Giresun özellikle iç kesimleri, flora ve fauna gözlemcileri, trekking, dağ bisikleti veya off-road sporuyla uğraşanlar için cazip alanlar sunmaktadır. Temiz hava almak ve yeşillikler içinde yürüyüş yapmak isteyenler Kümbet, Bektaş, Kulakkaya ve Sisdağı gibi pek çok yaylayı ziyaret edebilirler. Ziyaretinizi bahar ya da yaz aylarında yaparsanız, çok renkli festivalleri de görme şansı elde edersiniz.

Kıyıya çok yakın olan Giresun Adası (Aretias), Doğu Karadeniz’in tek adası olması nedeniyle Giresun’a özel bir değer katmaktadır. Ada, doğal güzelliği, tarihi kalıntıları, kuş gözlem alanları ve mitolojik hikâyelerle harmanlanmış kültürel yapısı ile ziyaretçilerin de ilgi odağıdır. Giresun’un ormanları ve binbir çeşit bitki topluluğunun arasında saklı kalan doğa harikası Mavi Göl’ü, muhteşem manzarası ile Giresun Kalesi ve kalenin güneydoğusunda yer alan tarihi Giresun evlerinin yer aldığı Zeytinlik semti görülmeye değerdir.

Pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış olan şehir kale, kilise ve köprülerle tarihe yolculuk yapma fırsatı sunmaktadır. Şehrin merkezinde bulunan Giresun Kalesi ile ilçelerinde bulunan Tirebolu Kalesi (Saint-John), Şebinkarahisar Kalesi, Espiye Andoz Kalesi ve Eynesil Kalesi doğal güzelliği ve tarihi bakımından görülmeye değer yerlerdir.

Giresun çok zengin bir mutfak kültürüne de sahiptir. Sahip olduğu florası ve bitki çeşitliliği, vejetaryen mutfağının çeşitlenmesini de beraberinde getirmiştir. Giresun muhteşem doğası ve 180’den fazla ‘vejetaryen’ lezzetiyle, başlıca ‘gastro turizm’ şehirlerine alternatif olma yolunda ilerlemektedir. Fındık üretiminde dünyada birinci olan ülkemizde, en kaliteli fındık Giresun’da yetişmekte ve “Giresun Kalite Fındık” olarak bilinmektedir.

Giresun Kalesi

Yeşil ve mavinin buluştuğu Giresun’u yüksekten izlemek için ideal bir noktadır. Zengin bir tarihi kültüre sahip olan Giresun Kalesi, şehrin merkezinde kurulmuştur. Kalede Milli Mücadele Kahramanı Topal Osman Ağa’nın anıt mezarı bulunmaktadır. Kalenin değişik yerlerinde sarnıçlar, kuyular, gözetleme kuleleri, mağaralar vb. birimler bulunmaktadır. 

Giresun Adası

Birçok mistik hikâyeyi de bünyesinde barındıran önemli bir alandır. Bunlar arasında mitolojik kahraman “Herkül’ün ve Argonotların Altın Post Efsanesi”, “Kral Mithradates’in Kızı ve Çoban Hikayesi”, “Hz. Yusuf’un Altın Heykeli” ve “Amazon Kadınları Efsanesi” sayılabilir. Doğu Karadeniz’in antik çağda ve orta çağda yerleşime sahne olmuş tek adasıdır. Ada üzerinde orta çağdan kalma sur ve manastır kalıntıları yer alır. Adanın tarihi, arkeolojik buluntulardan hareketle M.Ö. 300’lü yıllara kadar inmektedir. Giresun Adası aynı zamanda kuş türlerinin önemli bir üreme ve yaşam alanıdır. Yaz aylarında Ada’ya tekne turları düzenlenmekte olup, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı konumundadır.

Giresun Müzesi

19.yüzyılın sonlarından kalma Ortodoks kilisesi günümüzde müze olarak kullanılmakta ve müzede sergilenen eserler, Eski Tunç Çağı, Hitit, Helenistik Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait antik eserler, taş kabartmalar, eski tarihlerde kullanılan silah, giysi ve para örnekleri taşımaktadır.

Tirebolu Kalesi (Saint John Kalesi)

Tirebolu ilçe merkezinde bulunan kale, denize doğru uzanan bir yarımada üzerinde yer almaktadır. Kalenin içerisinde salnamelerde Meryem Ana Kilisesi olarak adlandırılan küçük bir şapel ile bir de mescit kalıntısı vardır. Kale’de Osmanlı dönemine ait çok sayıda mezar taşı bulunmaktadır. Tirebolu Kalesi bölgenin en güzel tarihi eserlerinden biridir.

Şebinkarahisar Meryem Ana Manastırı

Bizans dönemine aittir. Sarp bir kayalığın ortasında büyükçe bir oyuk içerisine yapılmasıyla Trabzon Sümela Manastırı'nı anımsatan yapının buradan etkilenerek inşa edildiği tahmin edilmektedir. Duvarları resimlerle süslenmiş toplamda otuz iki odası vardır. En üstte kayalara oyulmuş kilise yer alır. 2014 yılında ören yeri ilan edilerek ziyarete açılmıştır.

Şebinkarahisar Kalesi

Şebinkarahisar ilçe merkezinde bulunan tarihi bir kaledir. Kente hâkim bir kayalık üzerinde kurulmuştur. Kuzeydeki iç kale ile Kızlar Kulesi arasındaki geniş alana kurulan kalenin surları sarp kayalıklardan geçirilmiştir. Kaleye kent tarafından sağlam kalmış kesme taş bir kapıyla girilmektedir. Kale içerisinde birçok yapının temelleri mevcuttur, ayrıca çok basamaklı merdivenlerle inilen sarnıçları ve bazı kaya mezarları vardır.

Giresun Zeytinlik Semti

Giresun il merkezinde yer alan mahalle yaklaşık iki asır önce Avrupa’dan ithal edilen malzemelerle inşa edilen, Rumlar ile Türklerin yıllarca yaşadığı, türkülere konu olan Zeytinlik, ziyaretçilerine geçmişe bir yolculuk yaptırır. Günümüzde bu bölgede 4 anıtsal, 81 sivil mimari özelliği taşıyan toplam 85 adet tescilli tarihi eser bulunmaktadır. Semt o dönemlerde “Gogora Mahallesi” olarak anılmaktadır. Tarihte Rum ahalinin ikamet ettiği, Giresun yerleşiminin tam ortasında yer alan Giresun evleri, kendine özgü bahçesi, kapıları, pencereleri, iç tasarımı gibi mimari özellikleriyle ön plana çıkmaktadır. Avrupa’ya fındık götüren gemilerin getirdiği ithal malzemelerle inşa edilen evlerde, bugünün sobalarından çok farklı peçi (macar) sobası ile Marsilya kiremitleri dikkat çekmektedir. Kitabelere göre 1840’lı yıllarda inşa edilmiş olan evler, hiçbiri diğerinin ışığına, manzarasına hava sirkülasyonuna etki etmeyecek şekilde konumlandırılmıştır.

Meryem Ana Kaya Kilisesi

Giresun Kalesi'nin batı tarafında, limana bakan kısımda yoldan 2-3 metre yükseklikte kaya içerisine oyulmuş küçük bir mağara şeklindedir. Önceleri küçük bir mağara olan bu yapının genişletilerek M.S. 4. veya 5. yüzyılda kiliseye dönüştürüldüğü tahmin edilmektedir. Kilise olarak kullanılan bu mağaraya Osmanlı döneminde yapılmış tek gözlü küçük bir taş kemer köprü ile ulaşılmaktadır. Kilisenin avluya bakan tarafında denizcilerin su aldığı ve kiliseye gelenlerin kullandığı kutsal sayılan ayazma niteliğinde bir çeşme yer almaktadır.

Hacı Abdullah Duvarı

 Sadece bir kapısı olan ve 404 yıldır ayakta kalan, 6,5 kilometre uzunluğunda ve 1,5 metre yüksekliğindeki taş duvarı Hacı Abdullahzade’nin 1610 yıllarında Rum işçilerine yaptırdığı bilinmektedir.

Çakrak Kilisesi ve Köprüsü

Islahat Fermanı'nın ilanından sonra Çakrak köyünde yaptırılan dört kiliseden biri olan "İkinci Kilise", yöredeki Rum eserlerinden biridir. Kilise ve kemer köprü, Rumların geçmişte bölgedeki yaşantıları hakkında bilgi sahibi olunmasını sağlar. Köprünün yapım tarihi ve yaptıranı hakkında bilgi veren bir kitabesi veya dönem kaynağı mevcut olmamakla birlikte malzeme kullanımı benzeri özellikleri ile 19. yüzyılın ikinci yarısında inşa edildiği anlaşılmaktadır.

Çocuk Kütüphanesi – Tarihi Katolik Kilise

19.yüzyılın başlarında yapıldığı tahmin edilen, 1967 yılında ise Çocuk Kütüphanesi olarak kullanılmaya başlayan Katolik Kilisesi’nde gotik mimarisinin izleri görülmektedir. Kilise’nin kuzey cephesi gösterişli bir görselliğe sahiptir.

Seyyid Vakkas Türbesi

Fatih Sultan Mehmet’in uç beylerindendir. Osmanlı ordularına Giresun’un fethi kapılarını açma uğraşlarını verirken şehit olmuş ve şehit olduğu yerde toprağa verilmiştir. Rizeli Mehmet Ali Bey tarafından 1888 yılında, o zamanlardaki ahşap ziyaretgahın yerine 19. yüzyıl Osmanlı mimarisinin tipik bir Kümbet özelliğini taşıyan türbesi inşa edilmiştir.

Şebinkarahisar Taşhanlar

Şebinkarahisar ilçe merkezinde kalenin kuzey eteğinde yer alan tarihi bir yapıdır. Yerli kara taştan iki katlı, kemerli, tipik Osmanlı taşhanları mimarisinde yapılmıştır. Girişin iki yanında, iki katlı kemerli mekanlara, tam ortada ise bir avluya yer verilmiştir. Kuzey cephesinde dışarıya dönük beş adet kemerli dükkân kısımları mevcuttur. 17. yüzyılda Şebinkarahisar Sipahi Reisi Taban Ahmet Ağa tarafından yaptırılmıştır.

Çamoluk Bektaş Bey Cami

Osmanlı dönemine ait olduğu bilinen, ahşap işçiliği ve iç süslemeleri bakımından örnek özellikler taşıyan eski bir camidir. Halen faaliyette bulunan cami, görülmeye değer bir güzellik sergilemektedir.

Kuzalan Tabiat Parkı

Giresun’a 45 km mesafededir. En yüksek noktası 1800 metre yükseklikteki Dikoluk Pınarı ve Marazlı Tepesi’dir. Kuzalan Şelaleleri ve travertenleri; mağaralar, anıt ağaçlar, tarihi değirmenler gibi çeşitli doğal zenginliklerin yanında pek çok canlı türüne, farklı bir ekosisteme ev sahipliği yapmaktadır. 60 farklı familyaya ait 129 bitki türü, 36 familyaya ait 105 kuş türü de tabiat parkı içinde yer almaktadır. Ayrıca; tarihi güzelliklerden manastırlar, kaleler, kemer köprülerde göze çarpar.  Tabiat parkında trekking, foto safari, bisiklet safari, ATV, kaya tırmanışı, olta balıkçılığı, kuş gözlemciliği yapılabilmektedir.

Mavi Göl

Doğu Karadeniz Bölgesi'nde sodalı suyun dere halinde aktığı tek yer olma özelliğine sahiptir. Mavi Göl özellikle belirli aylarda turkuaz rengine bürünmektedir. Büyüklü küçüklü 3 gölden oluşan, halk arasında “Sodalı Göl” - “Göğ Göl” diye de adlandırılan Mavi Göl'ün suyu, kireç taşları ve sodalı suyun etkisiyle turkuaz rengi almaktadır.

Göksu Travertenleri

Giresun'un Dereli ilçesinde bulunan Göksu Travertenleri; göletler, turkuaz ve beyaz renkleriyle mini Pamukkale'yi andırmaktadır. Sodalı suyun yeraltından çıktıktan sonra oluşturduğu travertenler görenlerin ilgisini çekiyor. 

Yedi Değirmenler Tabiat Parkı

Giresun’a 62 km, Espiye ilçesine 28 km mesafededir. 103 hektar büyüklükteki tabiat parkı adını köylülerin hala kullandığı 250-300 yıllık değirmenlerden almaktadır. Cenevizliler döneminde de değirmenlerin kullanıldığı düşünülmektedir. Değirmenlerin yanında şelaleler, mağaralar, flora ve fauna zenginliği olduğu gibi kaleler, kemer köprüler tabiat parkının yemyeşil tabiatıyla bütünleşmiş tarihi güzellikleri arasındadır. Ayrıca 36 familyaya ait 102 kuş türü de parkta gözlemlenmektedir.

Şebinkarahisar Atatürk Evi Ve Müzesi

12 Eylül 1924 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk'ün Şebinkarahisar'a gelişinde kaldığı ev olarak kullanılan Atatürk Evi ve Müzesi, ilçenin tam merkezinde ahşaptan yapılmış iki katlı sade bir binadır. Atatürk Evi ve Müzesi’nde, Atatürk'ün kaldığı esnada kullandığı bazı eşyalar ve yöresel etnografik eserler sergilenmektedir.

Kümbet Yaylası

Türkiye’nin ve Giresun’un en önemli turizm merkezleri arasında yer alan Dereli ilçesindeki Kümbet Yaylası manzarası ile göz kamaştırır. Yayla çevresi gür ormanlarla çevrili, çiçeklerle dolu geniş bir alana yayılmıştır. Turistik pansiyonları, küçük otelleri, alabalık ve et lokantaları ve doğal manzarası ile az bulunur güzellikte gezi ve konaklama olanakları sunar. Aynı zamanda Giresun’un eko turizm merkezidir.

Kulakkaya Yaylası

Giresun’a 40 km uzaklıkta bulunan yayla, 1700 m. rakımda, bol oksijeni ile eşsiz doğası ve güzellikleriyle ziyaretçilerini kendine hayran bırakmaktadır. Yol üzerinde bulunan Despot Kayası ve Suyu, doğal güzelliklere sahip Erimez Mevki, Gelin Kayası ayrı birer ilgi odağıdır. 

Bektaş Yaylası

Giresun merkeze 60 km uzaklıktadır. Kayak yapmaya elverişli 2300 m. yüksekliğindeki Yörücek Tepesi eteklerinde çıplak bir alan üzerine kurulmuştur. Bektaş Turizm Merkezi, çevresindeki Kulakkaya Yaylası, Melikli ObasıYaylası, Kurttepe Mevki Alçakbel Orman İçi Piknik Alanı ile birlikte bir bütün teşkil eder. Yağış mevsiminde hava genelde sislidir fakat havanın açık olduğu zamanlarda oluşan doğa harikası vadilere çöken bulutlar inanılmaz güzel manzaralar yaratır.

Sis Dağı Yaylası

Giresun ve Trabzon illeri sınır bölgesinde yer almaktadır. Doğu Karadeniz sıra dağlarının uzantılarından biridir. Yüksekliği 2182 metredir. Yaz aylarında oldukça kalabalık nüfusa sahiptir. Yayla güzergahı boyunca doğa sporlarına elverişli pek çok rota bulunmaktadır. Bölgede dağcılık aktivitesinin en fazla yapıldığı alanlardan biridir. Her yıl Temmuz ayının 3. Cumartesi günü “Sis Dağı Şenlikleri” yapılır.

Paşakonağı Yaylası

Yeşili gözler önüne seren Paşakonağı Yaylası, Bulancak ilçe sınırları içerisinde yer almaktadır. Denizden 1450 m. yüksekliktedir. Paşakonağı Yaylası sarı, mor ve beyaz açelyaları (orman gülleri), derin vadileri ve bu vadilerdeki şelaleleri ile ünlüdür. Yaylada gezilip görülebilecek doğal güzellikler Karasay Şelalesi, Geçilmez Vadisi, Çiğseli Gölü ve Kızılot Çayırı’dır.

Espiye Andoz Kalesi

Espiye ilçesi girişindeki Yağlıdere Deresi'nin kenarında, denize ve vadiye hâkim doğal bir sivri tepe üzerinde bulunan küçük bir kaledir. M.Ö.1300’lü yıllarda yapıldığı tahmin edilmektedir. Kaleye ulaşım kuzeyinde bulunan yol ile sağlanır. Etrafı surlarla çevrilidir. Bazı kısımlarda kuleler mevcuttur. Doğal bir tepe üzerindeki kale hem denize hem vadiye içeri doğru hem de Giresun ve Trabzon yönüne doğru hakimdir. Bu nedenle oldukça büyük önem taşımaktadır. 

Eynesil Kalesi

Eynesil ilçesinin 2 km. doğusunda kayalık bir yarımada üzerinde bulunmaktadır. Denizin mavisi ile buluşan Eynesil Kalesi’nin güncel kaynaklarda Romalılardan kalma olduğu belirtilir. Kalenin ortasında bulunan doğu-batı yönündeki duvar, kaleyi ikiye böler. Duvarın ortasında kalenin deniz tarafında kalen bölümüne geçiş veren yaklaşık iki metrelik bir açıklık vardır.  Tarihi kale bugün eski görünümü ile ziyaretçilerini karşılamaktadır.

Deliklitaş

Giresun’un Görele ilçesi sahilinde bulunan doğal oluşumu ile dikkat çeken “Deliklitaş” görenleri kendisine hayran bırakmaktadır. Deliklitaş ilginç görümünün yanı sıra birçok efsane ile anılmaktadır.

Gölyanı Obası

Tamamen doğal, yöreye özgü hartama denilen ahşapla yapılmış evlerle ve çam ağaçlarıyla çevrili, adeta çanak şeklinde doğal bir gölü de içinde barındıran Gölyanı Obası; bugün turizmin doğa, sağlık ve yeşil yönünü sunmak için gizli kalmış ve keşfedilmeyen bir cennettir. 2020 yılında Kesin Korunacak Hassas Alan olarak tescil ve ilan edilmiştir.

Şahin Kayası

Dik ve sarp olan bu kayalık Keşap ilçesinde yer almaktadır. Kayalık üzerinde yetişen bitki ve ağaçların oluşumuyla şekil itibariyle doğal Türkiye haritası görünümünü almıştır. Şahin Kayası’nın tam ortasında Ankara’nın konumuna denk gelecek yerde büyük bir mağara bulunmaktadır. Tamamen doğal yollarla oluşmuş harita, Türkiye haritasının ölçülerine birebir uymaktadır. Kayalıkta irili ufaklı birçok mağara bulunmakta olup Şahin Kayası Doğal Sit Alanı olarak koruma altına alınmıştır.

Gelin Kayası

Giresun’daki bu iki dev kayalığın üst üste gelişi, özellikle de altta bulunan dev kütlenin eğri zeminde düşmeden duruşu ile yüzyıllardır üzerindeki kayayı nasıl taşıdığı hakkında pek çok efsane anlatılmaktadır. Birinci efsaneye göre; güzeller güzeli genç bir kız sevmediği biriyle mecburen evlenmek durumunda kalmış bu duruma itiraz edemediğinden içtenlikle bir dua etmiş. Düğün günü gelin alayı ile yola çıkan gelin, at üzerindeyken evlenmek istemediği erkeğe gitmek yerine “taş olup, donup kalmayı” dilemiş. Dileği de oracıkta gerçekleşmiştir.

Diğer efsane ise; Evlendiği erkeğin annesi ile geçinemeyen ve yaşadıkları sebebiyle eve dönmemek için “Tanrım, ya beni kuş et uçur, ya da taş et dondur” yakarışının bir sonucu olduğu anlatılır.